Synth kelimesi, Yunanca kökenli bir kelime olan “birlikte” ve “aisthesis” yani his/duygu anlamına gelen kelimenin birleşimiyle oluşmuştur. Sinestezi ise, birlikte algılama sürecini açıklayan bir kavramdır. Bu kavram, bir duygu uyarıldığında başka bir duygunun da ortaya çıkması anlamına gelir. Basitçe ifade etmek gerekirse, bir duygu tetiklendiğinde, ilgisiz bir başka duygu da aynı anda aktive olabilir. Örneğin, müziği duymak ve aynı anda sesin hareketli bir desen veya renkli bir görüntü olarak algılanması sinestezi örneklerine örnek verilebilir.
Sinestezi, çağrışımsal bir süreç olabilir. Bu nedenle, görüntüler ve renkler gerçek dünyaya yansıtıldığında, duyular bir kişinin zihninde veya yansıtmalı olarak birbirine bağlanır ve ilişkilendirilir. Sinesteziye sahip olan kişilere sinestezik denir. Grafik-renk sinestezisi, harflerin veya sayıların yazılı sayfada renkli göründüğü veya zihinde renkli olarak görselleştirildiği en yaygın türdür. Sinestezi temel olarak iki şekilde ortaya çıkar: Bağlantısal ve Yansıtmalı sinestezi. Yansıtmalı sinestezi türünde insanlar dışarıdan uyarıldıklarında şekiller, renkler ve sayılar gibi hisler yaşayabilirler. Bağlantısal sinestezi türünde ise uyaran ve yaşanılan his arasındaki bağ o kadar güçlüdür ki, birey ikisini birbiriyle bağdaştırır. Görme, koku, tat, dokunma, ses… ve sinestezi? Gerçek bir altıncı hisse daha yakın olmasak da, araştırmalar sinestezinin bazı duyusal iyileştirmeler sağlayabileceğini göstermektedir. Örneğin, bazı bilim adamları, sinestezik kişilerin renkleri olduğu kadar kokuları da ayırt etmede daha iyi olduklarını düşünmektedirler.
Merhaba, ben Ali Buğra Gökağaçlı. 1994 doğumluyum ve Türkiye’nin İstanbul şehrinde yaşıyorum. Lisans eğitimimi İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği bölümünde tamamladım ve şu anda yüksek lisans eğitimime devam etmekteyim.
Bir yanıt yazın